Yüz Dolgusu Nedir?

Çeşitli yüz dolgusu uygulamaları vardır. İşlemi yürüten kişi, yüzünüzü inceleyerek ihtiyaçlarınızı ve isteklerinizi değerlendirir. Ardından uygun bir plan oluşturur. Kırışıklıkların düzeltilmesi: Yüz dolgusu, alın çizgileri, kazayağı çizgileri (göz çevresindeki kırışıklıklar), burun kenarından ağız köşelerine uzanan nazolabial çizgiler ve marionet çizgileri gibi yüzdeki ince çizgileri düzeltmek için kullanılabilir. Bu çizgilerin dolgunluğunu artıran dolgu maddesi, pürüzsüz bir görünüm sağlar.

Dudak dolgunlaştırma: Dudak dolgusu, dudaklara daha fazla hacim vererek dudaklarınızı daha dolgun ve dolgun görünmesini sağlar. Dudak konturunu belirginleştirmek, dudak çizgilerini düzeltmek veya dudaklarda simetri sağlamak gibi çeşitli eylemler yapmak da mümkündür.

Yanak dolgunlaştırma: Yüz dolgusu, yanaklar arasındaki hacim kaybını düzeltmek ve yüz hatlarını daha belirgin hale getirmek için kullanılabilir. Yanaklara dolgu enjekte edilerek yüzün daha genç ve canlı görünmesini sağlar.

Çene hatlarının belirginleştirilmesi: Çene hatlarını daha belirgin hale getirmek ve çene bölgesindeki sarkıklığı düzeltmek için yüz dolgusu kullanılabilir. Çene hattını daha konturlu ve keskin hale getirerek yüzün simetrisini ve dengesini geliştirebilir.

Gözaltı halkalarının azaltılması: Yüz dolgusu, koyu halkaların veya gözaltı boşluklarının görünümünü azaltabilir. Bu bölgeye dolgu uygulanarak gençleştirilmiş ve dinlenmiş bir görünüm elde edilebilir.

Yüz Dolgusu Neden Yapılır?

Yüz dolgusu, çeşitli nedenlerle yapılan bir kozmetik işlemdir. İşlemi gerçekleştiren uzman, yüzünüzü değerlendirerek sizin isteklerinizi ve ihtiyaçlarınızı değerlendirir ve buna göre bir plan yapar. Yüz dolgusu, aşağıdaki nedenlerle yapılabilir:

Kırışıklıkları düzeltmek: Yüzdeki ince çizgiler, alın çizgileri, kazayağı çizgileri (göz çevresindeki kırışıklıklar), nazolabial çizgiler (burun kenarından ağız köşelerine uzanan çizgiler) ve marionet çizgileri (ağız köşelerinden çene hattına uzanan çizgiler) gibi kırışıklıklar zamanla ortaya çıkabilir. Yüz dolgusu, bu kırışıklıkları azaltarak daha pürüzsüz bir görünüm sağlar.

Hacim kaybını düzeltmek: Yaşlanma, genetik faktörler veya kilo kaybı gibi nedenlerle yüzde hacim kaybı meydana gelebilir. Yanaklarda ve elmacık kemiklerindeki dolgunluğun azalması, yüzün sıkılaşmasını ve gençlik dolgunluğunu kaybetmesine neden olabilir. Yüz dolgusu, bu bölgelere hacim kazandırarak yüz hatlarını belirginleştirir ve daha genç bir görünüm sağlar.

Dudak dolgunlaştırma: İnce veya hacim kaybı yaşayan dudaklara dolgu enjekte edilerek dolgunluk ve şekil verilebilir. Dudak dolgusu, dudakların daha dolgun, dolgun ve çekici görünmesini sağlar.

Çene hatlarını belirginleştirmek: Yüz dolgusu, çene bölgesindeki dolgunluğu artırarak çene hattını daha belirgin hale getirebilir. Çene hatlarının belirginleştirilmesi, yüzün denge ve simetrisini iyileştirir.

Gözaltı düşüklüğünü düzeltmek: Gözaltı bölgesindeki çökme veya hollowness (çökme) görünümü, yorgun veya yaşlı bir görünüme neden olabilir. Yüz dolgusu, gözaltı bölgesine dolgu enjekte ederek bu sorunu düzeltebilir ve daha genç ve dinlenmiş bir görünüm sağlayabilir.

Yüz Dolgusu Nasıl Yapılır?

Yüzdeki kırışıklıkları, çizgileri ve hacim kaybını tedavi etmek veya belirginleştirmek için yapılan bir kozmetik işlem yüz dolgusu olarak bilinir. Yüz dolgusu, hyaluronik asit gibi dolgu maddeleri kullanılarak yapılır.

Cildin doğal olarak bulunan hyaluronik asit, suyu emmek ve tutma yeteneğine sahiptir. Yüzde kullanılan hyaluronik asit dolgular, cilde hacim kazandırırken aynı zamanda nem tutma kapasitesini artırır. Bu, cildin daha nemli, daha dolgun ve daha genç görünmesini sağlar.

Aşağıdaki durumlar için yüz dolgusu genellikle uygulanır: Kırışıklıklar ve çizgiler: Yüz dolgusu, yüzdeki ince çizgileri, nazolabial (burun kenarından ağız köşelerine uzanan çizgiler), marionet (ağız köşelerinden çene hattına uzanan çizgiler) ve alın çizgilerini azaltabilir veya düzeltebilir.

Dudak dolgunlaştırma: Dudak dolgusu, dudak konturunu belirginleştirmek, dudak çizgilerini düzeltmek veya daha hacimli hale getirmek için kullanılabilir.

Yanak ve elmacık kemiklerinde dolgunluk: Yanaklarda hacim kaybı olan kişiler için yanak dolgusu, yüz hatlarını daha belirgin hale getirebilir. Elmacık kemikleri üzerine yapılan dolgu, yüzün daha genç ve konturlu görünmesini sağlayabilir.

Gözaltı düşüklüğü: Gözaltı sarkıklığı ve çöküklüğü yüz dolgusu ile düzeltilebilir. Gözler daha genç ve sakin görünebilir.

Yüz dolgusu yapmak için genellikle lokal anestezi veya anestezik krem kullanılır. İşlem sırasında dolgu maddesi deri altına veya ciltteki belirli bölgelere enjeksiyon yoluyla enjekte edilir. İşlem sonrası sonuçlar hemen görülür ve genellikle çok az iyileşme gerektirir.

Yüz dolgusu uygulaması nasıl yapılır?

Yüz doldurma genellikle aşağıdaki adımları içeren bir işlem süreciyle yapılır: Konsültasyon: İlk adım bir konsültasyon randevusıdır. Bu aşamada işlemi yürütecek olan uzmanla görüşeceksiniz. İsteklerinizi ve beklentilerinizi paylaşır, yüzünüzü değerlendirir ve hangi bölgelere dolgu uygulanması gerektiği konusunda bir plan oluşturur.

İşlemden önce yüz bölgesi temizlenir ve antiseptik bir sıvı ile temizlenir. İşlem uygulanacak bölgelere lokal anestezik krem uygulanabilir.

Dolgu Uygulaması: Uzman, cilt altına ince bir iğne veya kanül kullanarak dolgu maddesini enjekte eder. İşlem yapılan bölgede, dolgu maddesi hacim kazandırır, kırışıklıkları düzeltir veya çizgileri doldurur.

Kontrol ve Tamamlama: İşlem tamamlandıktan sonra uzman yüzünüzü kontrol eder ve eşitliği sağlamak için gerekli düzeltmeleri yapar. İşlem tamamlandıktan sonra yüzünüzü bir ayna yardımıyla inceleyerek etkilerini değerlendirebilirsiniz.

İşlem süresi, işlem yapılacak kişinin ihtiyaçlarına ve işlem yapılacak bölgelerin sayısına bağlıdır. Yüz dolgusu işlemi genellikle on beş ila otuz dakika sürer.

Yüz dolgusu, tipik olarak minimal invaziv bir işlem olduğu için genellikle hızlı iyileşme sağlar. İşlem sonrası şişlik, kızarıklık veya hassasiyet olabilir, ancak genellikle birkaç gün içinde düzelir. İyileştirme sürecini desteklemek için işlem sonrası talimatları takip etmek çok önemlidir.

Yüz Dolgusu Yaş Sınırı Nedir?

Yüz dolgusu yaş sınırı, genellikle 18 yaşından büyük ve sağlıklı bireyler için uygundur. Ancak, herhangi bir yaş sınırı kesin olarak belirlenmemiştir ve işlemi gerçekleştirecek olan uzmanın değerlendirmesi önemlidir.

Yüz dolgusu işlemi, genellikle yaşlanma belirtilerinin ortaya çıktığı ve ciltte hacim kaybının görüldüğü durumlarda tercih edilir. Bu nedenle, genç yaşlarda genellikle kırışıklık veya hacim kaybı gibi belirgin yaşlanma belirtileri oluşmadığından, yüz dolgusu işlemi genellikle daha ileri yaşlarda tercih edilir.

Uzman, işlemi gerçekleştirmeden önce dikkatli bir değerlendirme yapar ve bireyin cilt yapısı, yaşlanma belirtileri, genel sağlık durumu ve beklentilerini değerlendirir. Bazı genç hastalarda, özellikle belirli estetik amaçlar için dudak dolgusu gibi işlemler uygulanabilir. Ancak, genç hastalarda dikkatli bir değerlendirme ve doğru dolgu maddesinin seçimi önemlidir.

Yüz Dolgusu Çeşitleri Nelerdir

Yüz dolgusu çeşitleri, kullanılan dolgu maddelerine ve uygulama alanlarına göre değişir. İşte yaygın olarak kullanılan bazı yüz dolgusu çeşitleri:

Hyaluronik Asit Dolguları: Hyaluronik asit, doğal olarak ciltte bulunan bir maddedir ve nem tutma özelliği vardır. Yüz dolgusu için sıkça kullanılan hyaluronik asit dolguları, çeşitli kırışıklıkların düzeltilmesi, dudak dolgunlaştırma, yanak dolgunlaştırma ve çene hatlarının belirginleştirilmesi gibi amaçlarla kullanılır. Hyaluronik asit dolguları, uzun süreli olmayan dolgu seçenekleri arasındadır.

Kalsiyum Hidroksiapatit Dolguları: Kalsiyum hidroksiapatit dolguları, hyaluronik asit dolgularına benzer şekilde kırışıklıkların düzeltilmesi ve hacim kazandırma amaçlı kullanılır. Bu dolgu maddesi, ciltte kollajen üretimini teşvik ederek uzun süreli etki sağlar. Kalsiyum hidroksiapatit dolguları genellikle daha kalıcı bir sonuç elde etmek isteyen kişilere önerilir.

Poli-L-laktik Asit Dolguları: Poli-L-laktik asit dolguları, ciltte kollajen üretimini teşvik ederek uzun süreli bir etki sağlar. Bu dolgu maddesi genellikle derin kırışıklıkların tedavisinde ve yüz hatlarının belirginleştirilmesinde kullanılır. Poli-L-laktik asit dolguları zamanla emilirken, ciltte kollajen üretimini artırarak etkilerini uzun süreli olarak korur.

Polimetil Metakrilat Dolguları: Polimetil metakrilat (PMMA), mikroküreler şeklinde kullanılan bir dolgu maddesidir. Bu dolgu maddesi, derin kırışıklıkların düzeltilmesi, yara izlerinin giderilmesi ve yüz hatlarının şekillendirilmesi gibi amaçlarla kullanılır. PMMA dolguları kalıcıdır ve cilt altında yerleşir.

Hyalüronik Asit Geçici Yüz Dolguları

Hyalüronik asit geçici yüz dolguları, hyalüronik asit adı verilen bir maddenin kullanıldığı dolgu maddeleridir. Hyalüronik asit, doğal olarak cildimizde bulunan bir bileşiktir ve suyu çekme ve tutma yeteneğine sahiptir. Bu nedenle, hyalüronik asit dolguları, cildin dolgunlaşmasını, nemlenmesini ve genç bir görünüm kazanmasını sağlar.

Hyalüronik asit dolguları, çeşitli amaçlarla kullanılabilir:

Kırışıklıkların düzeltilmesi: Hyalüronik asit dolguları, ince çizgiler, alın çizgileri, kazayağı çizgileri ve nazolabial çizgiler gibi yüzdeki kırışıklıkların görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir.

Dudak dolgunlaştırma: Hyalüronik asit dolguları, dudaklara hacim kazandırarak dolgunluk ve şekil verme amacıyla kullanılabilir. Dudakların dolgun ve çekici görünmesini sağlar.

Yanak dolgunlaştırma: Yanaklardaki hacim kaybını düzeltmek ve yüz hatlarını belirginleştirmek için hyalüronik asit dolguları kullanılabilir. Yanaklara dolgu enjekte edilerek dolgunluk kazandırılır ve yüzün daha genç ve canlı bir görünüm kazanması sağlanır.

Çene hatlarının belirginleştirilmesi: Hyalüronik asit dolguları, çene hattının daha belirgin hale getirilmesi ve çene bölgesindeki sarkıklığı düzeltmek için kullanılabilir. Çene hattını daha keskin ve konturlu hale getirerek yüzün denge ve simetrisini iyileştirir.

Hyalüronik asit dolguları, genellikle geçici etkiye sahiptir. Dolgu maddesi, zamanla vücut tarafından emilir ve sonucun kalıcılığı kişiden kişiye değişebilir. Genellikle, hyalüronik asit dolgularının etkisi 6 ila 12 ay arasında sürer. Süre, kullanılan dolgu maddesinin özelliği, uygulama bölgesi ve kişinin metabolizma hızı gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Kalsiyum Hidroksiapatitli Yarı Kalıcı Yüz Dolguları

Kalsiyum hidroksiapatitli yarı kalıcı yüz dolguları, kalsiyum hidroksiapatit adı verilen bir maddeye dayalı dolgu maddeleridir. Kalsiyum hidroksiapatit, vücutta doğal olarak bulunan bir mineraldir ve kemik yapısını desteklemek için kullanılır. Yüz dolgusu amacıyla kullanıldığında, cilde hacim kazandırır ve kırışıklıkları düzeltir.

Kalsiyum hidroksiapatitli yüz dolguları, çeşitli amaçlarla kullanılabilir:

Kırışıklıkların düzeltilmesi: Kalsiyum hidroksiapatitli dolgular, derin çizgilerin, alın çizgilerinin, kazayağı çizgilerinin ve nazolabial çizgilerin görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir. Dolgu enjekte edilen bölgede hacim kazandırarak kırışıklıkları dolgunlaştırır ve daha pürüzsüz bir cilt görünümü sağlar.

Yanak dolgunlaştırma: Yanaklardaki hacim kaybını düzeltmek ve yüz hatlarını belirginleştirmek için kalsiyum hidroksiapatitli dolgular kullanılabilir. Dolgu maddesi, yanaklara hacim kazandırarak yüzün daha dolgun ve genç bir görünüm kazanmasını sağlar.

Çene hatlarının belirginleştirilmesi: Kalsiyum hidroksiapatitli dolgular, çene hattını daha belirgin hale getirir ve çene bölgesindeki sarkıklığı düzeltmeye yardımcı olur. Bu şekilde yüzde denge ve simetri sağlanır.

Kalsiyum hidroksiapatitli yüz dolguları, diğer dolgu çeşitlerine göre daha kalıcı bir etkiye sahiptir. Genellikle etkileri 12 ila 18 ay arasında sürer. Bununla birlikte, etkinin süresi kişiden kişiye değişebilir ve kullanılan dolgu miktarına ve uygulama bölgesine bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Polikaprolakton İçeren Yarı Kalıcı Yüz Dolguları

Polikaprolakton (PCL) içeren yarı kalıcı yüz dolguları, polikaprolakton adı verilen bir maddeye dayalı dolgu maddeleridir. PCL, biyolojik olarak parçalanabilen bir polimerdir ve uzun süreli bir etkiye sahip olabilir. Bu dolgu maddesi, ciltte kollajen üretimini uyarır ve cildin genç ve dolgun bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.

Polikaprolakton içeren yüz dolguları, çeşitli amaçlarla kullanılabilir:

Kırışıklıkların düzeltilmesi: PCL dolguları, derin çizgilerin, alın çizgilerinin, kazayağı çizgilerinin ve nazolabial çizgilerin görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir. Dolgu maddesi, cildin alt tabakalarına enjekte edilir ve ciltte kollajen üretimini teşvik eder. Bu sayede kırışıklıkların dolgunlaşmasını ve daha pürüzsüz bir cilt görünümünü sağlar.

Yüz hatlarının belirginleştirilmesi: Polikaprolakton içeren dolgular, yüz hatlarının belirginleştirilmesi amacıyla kullanılabilir. Özellikle yanak dolgunlaştırma ve çene hattının belirginleştirilmesi gibi işlemlerde tercih edilebilir. Dolgu enjekte edilen bölgelerde ciltte kollajen üretimi artar ve yüz hatları daha belirgin hale gelir.

Cilt sıkılaştırma: PCL dolguları, ciltte sarkma veya gevşeme olan bölgelerin sıkılaşmasına yardımcı olabilir. Dolgu enjekte edildiğinde, ciltte kollajen üretimi artar ve cilt daha gergin ve sıkı bir görünüm kazanır.

Polikaprolakton içeren yüz dolgularının etkisi genellikle uzun süreli olabilir. Dolgu maddesi, zamanla vücut tarafından parçalanırken, ciltte kollajen üretimini uyararak etkisini sürdürür. Etki süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte genellikle 1 ila 2 yıl arasında olabilir.

Polilaktik Asitli Yarı Kalıcı Yüz Dolguları

Polilaktik asitli yarı kalıcı yüz dolguları, polilaktik asit adı verilen bir maddeye dayalı dolgu maddeleridir. Polilaktik asit, vücutta doğal olarak bulunan bir maddedir ve biyolojik olarak parçalanabilir özelliktedir. Yüz dolgusu amacıyla kullanıldığında, cilde hacim kazandırır ve ciltte kollajen üretimini teşvik ederek genç bir görünüm sağlar.

Polilaktik asitli yüz dolguları, çeşitli amaçlarla kullanılabilir:

Kırışıklıkların düzeltilmesi: Polilaktik asit dolguları, derin çizgilerin, alın çizgilerinin, kazayağı çizgilerinin ve nazolabial çizgilerin görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir. Dolgu enjekte edilen bölgede hacim kazandırarak kırışıklıkların dolgunlaşmasını ve daha pürüzsüz bir cilt görünümünü sağlar. Ayrıca, ciltte kollajen üretimini teşvik ederek uzun süreli bir etki sağlar.

Yanak dolgunlaştırma: Polilaktik asitli dolgular, yanaklarda hacim kaybını düzeltmek ve yüz hatlarını belirginleştirmek için kullanılabilir. Dolgu maddesi, yanaklara enjekte edildiğinde ciltte kollajen üretimini uyarır ve yüzün daha dolgun ve genç bir görünüm kazanmasını sağlar.

Çene hatlarının belirginleştirilmesi: Polilaktik asit dolguları, çene hattını daha belirgin hale getirerek yüz hatlarının şekillendirilmesine yardımcı olur. Çene bölgesindeki hacim kaybını düzeltir ve çene hatlarının daha keskin ve konturlu hale gelmesini sağlar.

Polilaktik asitli dolgular, uzun süreli etkiye sahip olabilir. Dolgu maddesi, zamanla vücut tarafından parçalanırken, ciltte kollajen üretimini teşvik ederek etkisini sürdürür. Bu nedenle, etkileri genellikle birkaç yıl sürebilir.

Kalıcı Yüz Dolguları

Kalıcı yüz dolguları, uzun süreli etkisi olan dolgu maddeleridir. Bu dolgular, ciltteki hacim kaybını gidermek, kırışıklıkları düzeltmek veya yüz hatlarını belirginleştirmek amacıyla kullanılır. Kalıcı yüz dolguları, genellikle kalıcı sonuçlar isteyen veya tekrarlayan dolgu işlemlerinden kaçınmak isteyen kişiler tarafından tercih edilir.

Farklı tipte ve bileşimde kalıcı yüz dolguları bulunmaktadır. İşte bazı yaygın kalıcı yüz dolgusu tipleri:

Polimetil Metakrilat (PMMA): PMMA, sentetik bir madde olup, mikroküreler halinde kullanılır. Bu dolgu maddesi, cilt altında kalıcı bir etki sağlar. PMMA dolguları genellikle derin kırışıklıkların tedavisinde ve yara izlerinin giderilmesinde kullanılır. Ancak, bu dolgu maddesi uzman bir doktor tarafından dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır.

Silikon: Silikon, kalıcı bir dolgu maddesi olarak kullanılabilir. Yüzde hacim kaybını düzeltmek ve belirli bölgeleri dolgunlaştırmak için kullanılabilir. Silikon dolguları genellikle çene, elmacık kemiği ve dudak dolgusu gibi bölgelerde tercih edilir.

Kalıcı yüz dolgularının avantajları arasında tekrarlayan işlemlere gerek duymamaları ve uzun süreli sonuçlar sağlamaları yer alır. Ancak, kalıcı dolguların geri dönüşü zordur ve istenmeyen sonuçlara neden olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle, kalıcı yüz dolgusu işleminden önce dikkatli bir şekilde değerlendirme yapılmalı ve uzman bir doktor tarafından uygulanmalıdır.

Yüz Dolgusu öncesi dikkat edilmesi gerekenler

Yüz dolgusu öncesi dikkat edilmesi gereken bazı önemli faktörler vardır. İşte yüz dolgusu öncesi dikkat edilmesi gerekenler:

Uzman Seçimi: Yüz dolgusu işlemini yapacak olan kişinin uzman bir doktor veya estetik uzman olmasına dikkat edin. Uzmanın deneyimli, yetkin ve lisanslı olmasını sağlayın.

Detaylı Değerlendirme: İşlem öncesinde uzman tarafından detaylı bir değerlendirme yapılmalıdır. Uzman, yüzünüzün ihtiyaçlarını ve hedeflerinizi anlamak için sizinle birlikte bir değerlendirme yapacak ve en uygun dolgu maddesi ve uygulama planını belirleyecektir.

İhtiyaçlarınızı Belirleme: Yüz dolgusu öncesinde beklentilerinizi ve isteklerinizi netleştirin. Hangi bölgelere dolgu uygulanmasını istediğinizi ve nasıl bir sonuç elde etmek istediğinizi belirleyin. Uzmanla bu konuları açıkça paylaşmak, istenilen sonuca daha yakın bir şekilde yönlendirme sağlar.

Sağlık Durumu Değerlendirmesi: Yüz dolgusu işlemi öncesinde sağlık durumunuz hakkında bilgi vermek önemlidir. Doktorunuza mevcut tıbbi durumlarınızı, kullandığınız ilaçları ve geçmişteki alerjik reaksiyonlarınızı bildirin. Bu, doktorunuzun uygun dolgu maddesini seçmesine yardımcı olur ve olası riskleri en aza indirir.

İlaç ve Takviyeler: Yüz dolgusu öncesinde kan sulandırıcı ilaçlar, aspirin gibi ağrı kesiciler ve bazı bitkisel takviyelerin kullanımı konusunda doktorunuzla konuşun. Bu tür maddelerin kanama riskini artırabileceği için işlem öncesinde kesilmesi veya azaltılması gerekebilir.

İşlem Öncesi Talimatlar: Yüz dolgusu öncesinde doktorunuzun size vereceği talimatlara dikkat edin. Örneğin, işlem öncesi alkol kullanımından kaçınmanız, makyajınızı çıkartmanız veya belirli bir süre aç olmanız gerekebilir.

Yüze dolgu yapıldıktan sonra nelere dikkat edilmeli?

Yüze dolgu yapıldıktan sonra bazı önemli noktalara dikkat etmek önemlidir. İşte yüz dolgusu sonrasında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar:

Soğuk Uygulama: İşlem sonrasında hafif şişlik, kızarıklık veya rahatsızlık hissi olabilir. Bu durumu hafifletmek için uygulama bölgesine soğuk kompres veya buz paketi uygulayabilirsiniz. Ancak, dolgu maddesinin soğukla temas etmesini önlemek için doğrudan buz paketiyle değil, bir bez aracılığıyla uygulamayı tercih edin.

Dokunuş ve Baskıdan Kaçınma: Yüz dolgusu sonrasında, uygulama bölgesine dokunmaktan ve baskı uygulamaktan kaçının. Bu, dolgu maddesinin yerinden kaymasını veya etkisinin bozulmasını engeller. İşlem sonrası hafif hassasiyet normaldir, ancak ciddi ağrı veya anormal bir reaksiyon varsa doktorunuza başvurun.

Makyaj ve Cilt Bakım Ürünleri: İşlem sonrasında doktorunuzun talimatlarına göre makyaj veya cilt bakım ürünleri kullanabilirsiniz. Genellikle, işlemden hemen sonra makyaj yapmaktan veya cilt bakım ürünlerini uygulamaktan kaçınılması önerilir. Doktorunuzun önerilerine göre bu süreyi takip edin.

Güneş Koruması: Yüz dolgusu sonrasında güneşe maruz kalmaktan kaçının veya güneş koruyucu ürünler kullanın. Güneş ışığı dolgu maddesinin etkisini azaltabilir ve cilt reaksiyonlarına yol açabilir. Dolgu maddesi uygulanan bölgeyi güneşten korumak için geniş spektrumlu güneş koruyucu kullanmak önemlidir.

Uyku Pozisyonu: İşlem sonrasında yüzü üzerine yatmaktan kaçının. Bu, dolgu maddesinin yerinden kaymasına veya etkisinin bozulmasına neden olabilir. Başınızı yüksekte tutan bir yastık kullanmak, şişliği azaltmaya yardımcı olabilir.

Doktor Kontrolü: İşlem sonrasında doktorunuzun belirlediği takip randevularına düzenli olarak katılın. Bu kontrollerde dolgu maddesinin etkisi değerlendirilir ve gerekli görülürse düzeltme veya ek dolgu yapılır.

Yüz dolgusunun yan etkileri nelerdir?

Yüz dolgusu işlemi genellikle güvenli ve yan etkisizdir. Ancak, bazı kişilerde yan etkiler görülebilir. Yan etkiler genellikle geçici ve hafif düzeydedir. İşlem sonrasında yaygın olarak görülen yan etkiler şunları içerebilir:

Şişlik ve Kızarıklık: İşlem sonrasında uygulama bölgesinde hafif şişlik ve kızarıklık olabilir. Bu genellikle kısa süreli ve kendiliğinden düzelir. Soğuk kompres uygulayarak şişliği azaltabilirsiniz.

Hassasiyet ve Ağrı: İşlem sonrasında uygulama bölgesinde hafif hassasiyet veya ağrı hissi olabilir. Bu genellikle kısa süreli ve hafiftir. Doktorunuzun önerdiği ağrı kesici veya rahatlatıcı kremi kullanabilirsiniz.

Morluk ve Kabarık Alanlar: İşlem sonrasında bazı kişilerde morluklar veya kabarık alanlar oluşabilir. Bu genellikle geçici bir durumdur ve birkaç gün içinde kendiliğinden düzelir. Morlukları ve kabarıklıkları azaltmak için soğuk kompres uygulayabilirsiniz.

Enfeksiyon: Nadir durumlarda, işlem sonrası enfeksiyon gelişebilir. İşlem sonrası hijyenik önlemlere dikkat etmek ve doktorunuzun talimatlarını takip etmek enfeksiyon riskini azaltmaya yardımcı olur.

Doku Hasarı: İşlem sırasında veya sonrasında nadir durumlarda doku hasarı meydana gelebilir. Bu genellikle doğru tekniklerin kullanılmaması veya uygunsuz bir şekilde enjeksiyon yapılması durumunda ortaya çıkabilir.

Alerjik Reaksiyonlar: Nadir durumlarda, kullanılan dolgu maddesine karşı alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Bu reaksiyonlar ciltte kızarıklık, kaşıntı, döküntü veya şişlik şeklinde olabilir. Eğer böyle bir reaksiyon gelişirse, derhal doktorunuza başvurmanız önemlidir.

Yüz Dolgusu fiyatları 2023,

Yüz dolgusu fiyatları, uygulama yapılacak bölge, kullanılacak dolgu malzemesi, uygulama yapacak klinik veya doktorun deneyimi gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ayrıca, coğrafi konum da fiyatlar üzerinde etkili olabilir.

2023 yılında yüz dolgusu fiyatları için kesin bir rakam vermek mümkün değildir, çünkü fiyatlar piyasa koşullarına ve yerel talebe bağlı olarak değişebilir. Dolgu maddesinin türüne, kullanılacak miktarına ve uygulama yapılacak bölge sayısına göre fiyatlar değişebilir.

Sık Sorulan Sorular

Yüz dolgusu süresi nedir?

Kullanılan dolgu maddesi ve bireysel faktörler yüz dolgusunun etkisini etkiler. Yüz dolgusu genellikle uzun sürmez. Vücudun dolgu maddesini emmesi zamanla azalır. Kullanılan dolgu maddesinin türü ve özellikleri, dolgunun dayanıklılığını etkiler.

Hyalüronik asit gibi yaygın dolgu maddeleri genellikle 6 ila 18 ay arasında etkisini koruyabilir. Yaş, cilt tipi, uygulama bölgesi ve dolgu miktarı bu süreyi etkiler. Etki süresi bazı insanlar için daha uzun olabilir, ancak bu kişiden kişiye değişebilir.

Adından da anlaşılacağı gibi, kalıcı dolgu maddeleri daha uzun süre etkilidir. Bununla birlikte, kalıcı dolgu maddeleri vücutta kalıcı olarak kalır, bu nedenle onları çıkarmak zor olabilir. Sonuç olarak, kalıcı dolgu maddeleri seçerken dikkatli olunmalı ve işlemi gerçekleştiren uzmanın tavsiyelerine uyulmalıdır.

Hangi dolgu daha uzun süre dayanır?

Yüz dolgusu, kullanılan malzemeye bağlı olarak belirli bir süre sonra etkisini kaybeder. Hyalüronik asit dolguları genellikle 6 ila 18 ay arasında etkilerini korurlar. Kişinin metabolizması, yaşam tarzı, uygulama bölgesi ve dolgu maddesinin özellikleri, bu süreyi etkileyen faktörlerden bazılarıdır.

Kalıcı dolgu maddeleri ise daha uzun süre etkilidir. Bu dolgu maddeleri, genellikle sentetik veya yarı kalıcı maddelerden oluşur ve yıllarca etkilerini sürdürebilirler. Polikaprolakton ve polimetil metakrilat (PMMA) gibi kalıcı dolgu maddeleri bunlara örnektir. Bununla birlikte, kalıcı dolgu maddeleri vücudun geri dönüşü ve istenmeyen etkilerinin düzeltilmesi zor olabilir. Bu nedenle, kalıcı dolgu malzemelerini seçerken dikkatli olunmalı ve işlemi yapacak olan uzmanın tavsiyelerine uyunmalıdır.

Hamilelik sırasında yüz dolgusu yapılabilir mi?

Hamileyken yüz dolgusu yapmak veya diğer kozmetik işlemler genellikle tavsiye edilmez. Hormon seviyelerinde değişiklikler ve vücutta bir dizi fizyolojik değişiklik hamilelik sürecinde meydana gelir. Bu nedenle, hamilelik sırasında yüz dolgusu gibi estetik prosedürlerin güvenliği konusunda yeterli araştırma yapılmamıştır.

Hamilelik sırasında kozmetik işlemlerden kaçınılması önerilir. Bunun nedeni, bilinmeyen etkileri ve potansiyel riskleri azaltmak için önlem almaktır. Hamilelik sırasında yüz dolgusu veya diğer estetik prosedürlerin bebeğin veya annenin